Ya Mutluysak
Düşümüz kadar var kuramadığımız düşler kadar yokuz. Eksik olan cümleler değil eksiklik koca bir sessizliğe sürüklemiş bizi... Hapsolduğumuz yalnızlığımızda bucalarken bir kaç ritimle telafi ediyoruz onca anıları...
Sonra farkediyoruz. İnsanın en çok kendisiyle alıp veremediği bir şeyleri olur. Herşey yolunda giderken durup durup kendisini mutsuzluğa iten birşeyleri bulması acaba dedirtiyor ya mutluysak ve mutlu kalmayı bilmiyorsak... Değişmeyen kaderimiz bu mudur? Bütün yollar ayrılırken bir birinden tekrar mutsuzluğun uzandığı yola doğru adım atmak kaderimiz mi? Ne zaman yalnızlaşır ki insan birilerinin gitmesiyle mi yoksa insanın kendisini terk etmesiyle mi başlar yalnızlık? Tam da insanın kendisini terk ettiği an mutlu kalmayı beceremediği andır. Mutsuzluğu tercih ederken yalnızlığa attığı adımlar birer bahanedir. Kader cizgisinde insanın kendisi için mücadelesinin payı vardır. Yani açık olmak gerekirse kaderimiz bir nevi birazda tercihlerimize bağlı bırakılmıştır. Hatta hiç bişey yapmadan sadece mavi düşler kurup herşeyin yolunda gitmesini bunu kadere bağlı kılmak yaratıcıyı anlamamaktır.
Anılar güzeldir. Aynısı tekrar beklemek biraz acıdır. Buna kader diyorsak bu da biraz tembelliktir. Düşlerin gerçekleşmesi için insanın önce harekete geçmesi lazım acıktığınızda yemek yemeyi düşlemeniz sizi doyurmadığı gibi bir şeyi sadece istemek ve olacağını beklemekte işlerinizi yoluna koymayacaktır. Açlıktan ölmek kaderiniz değildir. Aynı şekilde sadece beklediğiniz için birşeylerin umduğunuz gibi olmaması da kaderiniz değildir.
Ne diyorduk mutluysak ve mutlu kalmayı bilmiyorsak... Tamda burada öğrenmemiz gereken çok şey var. Öncelikle herşeyin istediğimiz gibi olmasını beklememek gerekir. Böyle bir beklentiye sahipsek hiç bir zaman mutlu kalamayız. Bütün herşeyden önce hayatımız boyunca bir şeyler için çaba sarfetmek gerektiğini bilmeliyiz. Aksi halde bütün kayıplarımızı kader ile telafi etmeye çalışmak büyük bir kandırmacadan ibaret kalacağını unutmayalım. Son olarak asla bir insanın beklentilerine, çabalarına, engel olmayalım. Kimsenin mutsuzluğunun yolculuğunda son adım olmayalım. Aksi halde gün gelir aynı yolun yolcusu konumuna geliriz.
Heft Reng
---
Sonra farkediyoruz. İnsanın en çok kendisiyle alıp veremediği bir şeyleri olur. Herşey yolunda giderken durup durup kendisini mutsuzluğa iten birşeyleri bulması acaba dedirtiyor ya mutluysak ve mutlu kalmayı bilmiyorsak... Değişmeyen kaderimiz bu mudur? Bütün yollar ayrılırken bir birinden tekrar mutsuzluğun uzandığı yola doğru adım atmak kaderimiz mi? Ne zaman yalnızlaşır ki insan birilerinin gitmesiyle mi yoksa insanın kendisini terk etmesiyle mi başlar yalnızlık? Tam da insanın kendisini terk ettiği an mutlu kalmayı beceremediği andır. Mutsuzluğu tercih ederken yalnızlığa attığı adımlar birer bahanedir. Kader cizgisinde insanın kendisi için mücadelesinin payı vardır. Yani açık olmak gerekirse kaderimiz bir nevi birazda tercihlerimize bağlı bırakılmıştır. Hatta hiç bişey yapmadan sadece mavi düşler kurup herşeyin yolunda gitmesini bunu kadere bağlı kılmak yaratıcıyı anlamamaktır. Anılar güzeldir. Aynısı tekrar beklemek biraz acıdır. Buna kader diyorsak bu da biraz tembelliktir. Düşlerin gerçekleşmesi için insanın önce harekete geçmesi lazım acıktığınızda yemek yemeyi düşlemeniz sizi doyurmadığı gibi bir şeyi sadece istemek ve olacağını beklemekte işlerinizi yoluna koymayacaktır. Açlıktan ölmek kaderiniz değildir. Aynı şekilde sadece beklediğiniz için birşeylerin umduğunuz gibi olmaması da kaderiniz değildir.
Ne diyorduk mutluysak ve mutlu kalmayı bilmiyorsak... Tamda burada öğrenmemiz gereken çok şey var. Öncelikle herşeyin istediğimiz gibi olmasını beklememek gerekir. Böyle bir beklentiye sahipsek hiç bir zaman mutlu kalamayız. Bütün herşeyden önce hayatımız boyunca bir şeyler için çaba sarfetmek gerektiğini bilmeliyiz. Aksi halde bütün kayıplarımızı kader ile telafi etmeye çalışmak büyük bir kandırmacadan ibaret kalacağını unutmayalım. Son olarak asla bir insanın beklentilerine, çabalarına, engel olmayalım. Kimsenin mutsuzluğunun yolculuğunda son adım olmayalım. Aksi halde gün gelir aynı yolun yolcusu konumuna geliriz.
