Sonuç bulunamadı

    İçimizde Umut Var

    İçimizde umut var. Papatyaların sevmelerine kanıyor içimiz. İlkbaharların sıcak güneşlerinin ardına sağanak yağmurlu bir duş alıyoruz. Temizleniyor kirimiz, biraz yoruluyoruz tabi, tatlı bir yorgunluk...

    İçimizde umut var. Toprak kokuyor etrafımız, nehirler her zaman ki gibi görkemli, kuşlar melodiler eşliğinde yine selamlıyor bizi... Gökyüzünde sonsuz mavi, içimiz dallarda açan çiçek taneleri...

    İçimizde umut var. Kaldırımları, sokakları, caddeleri yollarımızın kesişme ihtimali uğruna her an için bir adım atıyoruz.

    İçimizde umut var. Olurda aynı göğün altında, tüm güzel insanlarla aynı anlara talip oluruz diye...

    Sanırım insan denilince umudunu, sevgisini, herşeyini yitirmiş birşey canlanıyor kafamızda. Neden bu böyle? Biraz aksiliklerden olabiirim sanırım. Oysa tüm güzelliğiyle yaşayamayız hayatı, öyle aksilikler var ki her biri, "tamam bu sefer mutlu olacağım" dediğimiz yerde çelme taktılar, her seferinde yüzüstü çakıldık yere... Bu nedenle yarım kalan mutluluklara inat etmek lazım. Bu inat umudun yeşerdiği mevsim, papatyaların sevmelerine götüren durak, yağan yağmur damlaların yükümüzün hafifletmesi kadar anlamlı bir bakış açısı olmalı!

    Sanırım insan, aynı göğün altında buluştuğu için, aynı topraklara ayak bastığı için, aynı pınarlardan su içtiği için ve daha bir çok şey için kendisinden çok herkes için eyleme geçme gücünü bulmalı kendinde. Doğrusu insan zindanından dışarıya adım atmadığı sürece kendini hep mahkum olarak görür. İyiliğe, dünyaya ve insana dair her şeyde umudunu yitirmiş bulur. Aslında insanın umudu var etme süreci kendisine yaptığı bir iyilik olarak görülebilir...


    Sanırım insan, sevme ve sevilmeye olan çabasını yanlış yorumluyordur. Sevginin birleştirici rol üstlendiğini unutuyor. Sevilince de göğe yükselişlerini görmüyor. Ya da içindeki heyecanını çabuk yitiriyordur. Belki de tam bir umuda tutunurken, göğündeki yıldızlar sönüyor, dipsiz bir kuyuya dönüşüyor, kendinden düşüyordur. Yine içindeki umudu var etmeyi başaramamıştır. Tüm bu güzel hikayede henüz kendine okuyacak cümleler bulamamıştır. En önemlisi de sabır ile beklemesini gerektiğini unutmamasıdır.

    Umudu neye nasıl yorarsanız, öyle bir güzelliğe dönüşür umut budur.

    Yazan: Heft Reng

    Müzik: Çiğdem Taştan


    Yorum Gönder

    Daha yeni Daha eski

    نموذج الاتصال