Sonuç bulunamadı

    Gecenin Sessizliği



    Ayrılığın da baharı vardı aslında. Güzel günleri, güzel hatıraları anımsatır bu bahar. Biraz güneşten sonra, yavaş yavaş yağmur çiselemeye başlar. Yağmur gözyaşlarıdır. Mutluluk, pişmanlık ve üzüntü birden akıverir elmacık kemiklerinin üzerinden. Bu yağmurun ardından güzel bir gökkuşağı bekler insan. Fakat beklediğini bulamaz. Gökkuşağının yerini soğuk, buğulu bir karanlık alıverir. Suskunluğun, çaresizliğin içinden sıyrılıp açığa çıkar ay. Ardından yıldızlar.. 

    Bazen en büyük dertlerin, en samimiyetsiz sevdaların bazen de aklın, hayalin alamayacağı mutlulukların şahidi olmuşlardır. Güzel bir baharın ardından, tekrardan siyahın hakim olduğu bir gece ile karşı karşıya kalır insan. Başını kaldırır ve hayallerini, umutlarını en önemlisi sevdiklerini hapsettiği bu geceye, bütün benliğiyle sımsıkı sarılmaya çalışır. Bu yüzdendir ya; gece, gündüzden daha çok sevilir. Çünkü gece, acılarla biriktirilmiş gerçekleri yansıtır. Kalabalıklar içerisindedir ama sessizdir, kimsesizdir.

    Sokak lambalarının ışığında can bulur geceler. Bu yüzdendir geceye yazılan şarkılar, şiirler. Bir de o ıssız gecelere kazınmış yürekler vardır. Dünyanın öbür ucundan haykırışları duyulan. Mâzide kalmış insanlara, geride bırakılmış umutlara, zor görünen aydınlıklara, sessiz çığlıklara, mutluluklarla gizlenmiş üzüntülere rağmen; geceye bırakır insan kendini. Gökkuşağının renklerine ulaşmayı başaranlar, mutlu sona ulaşıyorlar. Fakat siyahın; aşkını, uyumunu, sevdasını yakalayanlar mutlu bir sonsuzluğa uğurlanacaklar..🍂

    Yorum Gönder

    Daha yeni Daha eski

    نموذج الاتصال